Ateizm Ve Ateistlerin Yanılgıları

Ateizm Felsefesinin Dayanağı:
Ateizme göre mutasyonlar, DNA’lardaki şifre ve kodlarda «tesadüf, yanılma veya yanlışlıkla» meydana gelen değişikliklerdir. Hücre çekirdeğinde, irsi karakterleri ihtiva eden kromozomlarda bulunan DNA’larda tesadüfen bir hatanın vuku bulmasıyla mutasyonların meydana geldiğine inanılmaktadır. Meselâ kozmik ışınlar, X ışınları, hararet gibi bazı sebepler DNA’lardaki molekül sıralanışında birtakım değişikliklere sebep olmakta, bu değişiklikler neticesinde ayrı ayrı cins canlılar ortaya çıkmaktadır!
Bir uçağın kaza yaptığını kabul edersek uçağın düşmesi durumunda uçak parçalanır ve yangın çıkar yok olur. Evrim teorisine göre bunun tersi olmakta, motor daha mükemmelleşmekte ve jet uçağı, süpersonik uçak olmaktadır.
DNA molekülleri ise, jet motoruyla da, dünyanın en mükemmel bilgisayarlarıyla da mukayese edilemeyecek kadar kompleks ve mükemmel yapıya sahip oluyorlar. Bunlarla rasgele oynayarak bir hücrede yeni bir enzim meydana getirmek, bir inekte kanat çıkarmak, bir solucanda belkemiği teşekkül ettirmek mümkün değildir. Böyle rasgele oynamaların ârızalara yol açmaktan başka bir işe yaramadığı laboratuar deneyleriyle de ispatlanmıştır. Mesela sirke sineği (drosophilia melanogaster) yıllarca laboratuarda radyasyona tâbi tutulmuş; neticede yeni sinek türleri değil, sadece göz rengi, vücut rengi değişmiş, çelimsiz, hastalıklı, kesik kanatlı sirke sinekleri ortaya çıkmıştır.
Canlılar âlemindeki değişiklikleri mutasyonlara dayanarak açıklamaya kalkmanın akıllıca bir iş olmadığını görmek için uzak derelerden su getirmeye gerek yoktur. Çevremizdeki her hangi bir canlıya baksak, bu canlı vücudunun bir kaza neticesi bu hali almış olacağı ihtimali sıfırdır.

 

İnkarcılığın temel sebeplerinden biri kibirdir. Allahu teala, ilk insan Hz. Adem’i yarattığında tüm meleklere ve iblise Hz. Adem’e secde etmelerini emretti. Ancak kendisini insandan daha üstün, daha kuvvetli ve zeki gören iblis, gururuna yenik düşerek, herşeyin yaratıcısı ve kudret sahibi olan Allahu tealanın emrine itaat etmedi. Bu durum, Kur’an-ı Kerim’de Bakara Suresi 34. ayette şu şekilde mealen geçmektedir:

(Meleklere: “Âdem’e secde edin!” dedik, hemen secde ettiler. Yalnız iblis dayattı, kibrine yediremedi, inkârcılardan oldu.)

Ayetten anlaşıldığı gibi iblis hakikati gördüğü halde kendini beğenmişiliği yüzünden Allah’a karşı gelmiştir. Benzer şekilde ateistler de kendilerini zeki ve akıllı addederek ilahi ayetlere karşı gelmekte ve Hz. Muhammed’i yalanlamaktadırlar. Bunun esas sebebi, kibirli olmaları ve kendilerini bilgili zannetmeleridir. Nitekim ateistler, kendilerini diğer insanlardan daha zeki ve akıllı zannederler. Ufacık beyinleriyle tüm yeryüzündeki ve kainattaki mimariyi şekillendiren, en büyük ilim sahibi Yüce Yaratıcı’nın ilmiyle boy ölçüşme cürretinde bulunurlar. Mümin Suresinin 56. ayetinde Allahu teala, imansızların kendini beğenmişlik duygusuna kapıldıklarını belirtmektedir:

(Allah’ın mesajlarını hiçbir delilleri olmadan sorgulayanlara gelince: onların içinde hiçbir zaman tatmin edemeyecekleri küstahça bir kendini beğenmişlik (duygusun)dan başka bir şey yoktur; öyleyse sen Allah’a sığın; çünkü her şeyi işiten, her şeyi gören yalnız O’dur!)

Ateistler, “kendi kendine yeterlilik” gibi büyük bir yanlışın içine düşerek Kuran’ı inkar etmektedirler. Alak Suresinin 6. ve 7. ayetlerinde, inançsızların birçok nimete rağmen, kendilerinin muhtaç olmadığını zannederek yanlış yola girdiği belirtilmektedir. Şüphesiz inkarcılar bir türlü sıyrılamadıkları kendini beğenmişlik duygusuyla, O’nun kudreti ve ilmi karşısında ne kadar aciz bir varlık olduklarını farketmek istememektedirler. Bu durumun vermiş olduğu psikolojiyle kendileri gibi inanmayan insanlara ve İslam’a saygısız ifadelerle saldırmaktadırlar.

İnançsızlığın diğer bir sebebi de önyargılardır. Ateistler, İslami kitap okumadıkları için dini bilgileri zayıftır. Çoğu zaman dini karalamak amacıyla ayetleri ve hadisleri kendi kafalarına göre yorumlarlar. Hemen hepsinin okuduğu kitaplar, hayvani egolardan esinlenerek kaleme alınmış serbest yaşam tarzlarını mübah gösteren yazılardır. İşte o kitaplarda, her türlü günahın serbest olduğu yasaksız ve özgür bir toplum anlayışını benimseyen kimi batılı filozofların düşünceleri, yaşamı eğlence ve yemekten ibaret olan cahil insan topluluklarının kolayca ateizme geçiş yapmasına neden olmaktadır. Ateizme adım atan bir kimse, dünyevi hayatı, her türlü eğlencenin ve keyfin mübah olduğu uzun bir süreç olarak görür ki, bu, çölde serap görmeye benzer ve sona yaklaşıldığında hayatın bir saniye gibi geçtiği anlaşılır. Muminin Suresinin 112-115. ayetlerinde dünya hayatının yanıltıcılığı ve geçiciliği belirtilmektedir:

([Allah, azaptakilere:] “Yeryüzünde kaç yıl kaldınız?” diye soracak. “Orada bir gün kaldık, yahut bir günden daha az; bunu [zamanı] saymasını bilenlere sor…” diye cevap verecekler. [Bunun üzerine, Allah:] “Orada sadece az bir vakit kaldınız; bunu bir bilseydiniz! Sizi boş ve anlamsız bir oyun için yarattığımızı ve Bize dönmek zorunda olmadığınızı mı sanıyordunuz?”)

Ateistlerin inkarda ısrar etmelerinin diğer bir sebebi de bilgisizliktir. Ateistler, dini konularda bilgi sahibi olmadıkları gibi ayet ve hadisleri farklı yorumlayarak Müslümanların kafasında soru işareti bırakmaya çalışmaktadırlar. Çoğu ateist, çocukluk yıllarında dini bir eğitim almadığı için kendi yaşam tarzlarını benimsemiştir ve bundan kurtulmaları pek muhtemel görünmemektedir. Ancak önyargılarından kurtulup doğru kaynaklardan dini bilgi edinirlerse, o zaman doğru yolu bulmaları büyük bir ihtimaldir. Bu nedenle her Müslümanın çocuğunu iyi bir dini eğitimle yetiştirmesi şarttır. Yalnız bu eğitim şekli dinimizi sevdirmeye yönelik olmalı ve çocuğun inancımızı benimsemesi için seviyesine uygun dini kitaplar okutturulmalıdır. Dini bilgisi yeterli diyebileceğimiz ve İslam’a uygun yaşayan Müslüman, ateistlerle daha iyi mücadele edecektir. Müslüman genç, hem dini bilgileri hem de akli ilimleri öğrenerek her alanda ateistlerle fikri olarak mücadele etmelidir!

Ateistlerin diğer bir özelliği kendi menfaatlerini gözeterek İslam’a karşı takındıkları tavırlardır. Dünya sevigisi, mal, mülk, zenginlik ve şöhret hırsıyla dinin emirlerine karşı gelirler. Bu uğurda yalan söylemek, iftira atmak, karalamak, hakaret etmek, tuzak kurmak ve alay etmek onların en kötü hasletleri arasında yer almaktadır. Bu durum Nahl Suresi 62. ayette belirtilmektedir:

(Onlar hoşlanmadıkları şeyi (önce) Allah’a yakıştırırlar; sonra da kalkıp bunu dile getirirken, sanki en güzel, en erdemli olan neyse onu hak etmişler gibi, gerçek dışı, yalan açıklamalarda bulunurlar. Aslında, onlar sadece ateşi hak etmektedirler ve şüphesiz kendileri [Allah’ın rahmetinden] uzak tutulacaklar!)

Yazımı sonlandırmadan önce açıkça ifade etmek isterim ki, nefsinin isteklerine boyun eğen, kendini diğer insanlardan daha akıllı zanneden, bilmişlik taslayan cahillerin Allah’ın büyüklüğünü ve gücünü kavramaları mümkün değildir. Hak yolu anlamaları için kibirlenmeyi bırakıp ruhlarını necis düşüncelerden sıyırmaları şart!

Abdurrahman İbrahim

EK 1:

İslam düşmanları Kur’an-ı Kerimi anlamadıkları halde Kur’an hakkında olumsuz yorumlar yaparak güneşi çamurla sıvamak gibi nefeslerini boş yere tüketiyorlar. Bu az gelişmiş beyinler akıllarınca Kur’an’ı Kerimi bilimle çelişiyormuş gibi göstermeye çalışarak cehaletlerini ifşa ediyorlar.
Ateist felsefenin yazarları Kur’an’ı kerimi asla doğru olarak anlamaları mümkün değildir. Onların bu anlayışsızlık  durumu Kuran-ı Kerimde açıkça belirtilir.

Âyeti kerimede (mealen):
– “Sen Kur’ân’ı okuduğun zaman biz, seninle ahirete inanmayanların arasına görünmez bir perde çekeriz.” (İsra/45)

– “Ve kalblerinin üzerine, Kur’ân’ı anlamalarına engel perdeler geçiririz ve kulaklarına bir ağırlık veririz. Rabbini Kur’ân’da bir tek olarak andığın zaman da ürkerek arkalarına döner kaçarlar.”(İsra/46)
İlahi haber Kur’an âyetlerine göre kafirlerin küfür ve sapıklıkta inat etmeleri sürdükçe Kur’an’ı anlamaları asla mümkün olmayacaktır.

Materyalistler, bilimsel keşifler tamamlanmış gibi Kur’an’la bilim çelişiyormuş görüntüsünü vermeye çalışarak küfür ve inkarda inatlaşmaya çalışmaktadırlar.
Onlara göre;
Kur’an’da ki en önemli çelişki ve yanlışlar, bilim dışı ayetlerdir.
14 yüzyıl önce yazılmış bir kitapta bu tür hataların olması gayet doğalmış. Ancak bir kitabın Allah tarafından gönderildiği iddia edildiğinde, içindeki bilimsel çelişkiler normal karşılanamaz.

Aşağıda örneklerini sunacağımız ayetler, o dönemin toplumlarında yeterince bilinmediği için tepki görmeyen, ancak günümüz bilim dünyasında kabul edilemeyecek derecede akıldışı, bilimdışı iddialar içermektedir.”
Bunların eleştirdikleri ayeti kerimelerin onların anladığı anlamda olmadığını, haksız ve körü körüne bir eleştiri yaptıklarını ve iddialarının mesnetsiz olduklarını Kur’an hakkında ne kadar cahil olduklarını bariz olarak görmekteyiz.
Kur’an Allah kelamıdır, Kur’an’da asla tutarsızlık yoktur tutarsızlık, Kur’an’ı inkar eden aklı bozuk inkarcılardadır. Zira onlar batıl üzeredir İslam ise daima galiptir.

EK2:
SORU: E. Şahin
xxmail. xxxxxxxxxxxx
İnkarcı ateist E.Ş’nin iddia ettiği gibi bu günkü yeryüzünde gezen, yüzen, uçan canlıların dünya da görülmeye başlaması 3.5 milyar yıl değil 500 milyon yıl önceden başlar. Zaten Dünyanın yaşı 4.5 milyar yıldır. Dağların, ovaların, atmosferin denizlerin, yanardağ patlamalarının sürecei çok uzun bir süreçtir. O zaman ki dünya hiçbir şekilde yaşama elverişli değildi.
Evrim konusu da boş bir iddiadır. 500 milyon yıl önce yaşamış canlıların fosilleri ile şimdiki canlıların şekli aynıdır. Modern bilime göre evrim bir safsata ve büyük bir yalandır.
Ateist E.Şahin diyor ki;
“Tanrı evreni yaratırken gözünle gördün mü?”

Gözümle görsem de Allah’a olan inancım değişmezdi.
Zira müminler başgözüyle değil akılgözüyle görür. Başgözü eşekte de vardır. Hatta onun gözü insanın gözünden daha mükemmel görür. Çünkü eşek ön tarafı görürken arka tarafını da görür.
İnkarcıların da akılgözü vardır ama kördür. Onun için inkarcılar müminlerin gördüklerini iman etmedikçe asla göremezler.
Başgözü ile akıl gözünü şöyle mukayese edebiliriz:
Başgözü akılgözüne der ki;
– “Güneş tepsi büyüklüğündedir.” Akılgözü ise ona;
– “Hayır yanılıyorsun, güneş dünyadan çok daha büyüktür” der.
İş ölçülür, hesaplanır ve akılgözü haklı çıkar. İşte bunun gibi akılgözü başgözünün yanıldığını ortaya çıkarır.
Ateistlerin akıl gözü kör olduğu için her şeyi baş gözüyle görmek isterler ama göremezler. Çünkü başgözü her şeyi görmeye uygun yaratılmamıştır. Mesela elektriği hissederiz ama baş gözüyle asla göremeyiz. Peki onu ne zaman görebiliriz.?
Ne zaman ki, negatif ve pozitif elektrik rezistans telinde bir araya gelirse o an ışık meydana çıkar. İşte o vakit elektriği görür ve biliriz.
Tanrının evreni yaratığını göz göremez ama akıl gözü görür yani anlar…
Nasıl görebilir?
Dört tane ölü(su, hava, ateş, toprak), sağır, akılsız ve kör bir araya geldiğinde gören, işiten, bilen ve duyan bir canlı ortaya çıktığında başgözü bunlar tesadüfen kendi kendine oldu der. Akılgözü ise derki “bre akılsız, bu dört tane ahmaktan(akılsızdan) böyle canlı bir varlığın olması olanaksız. Çünkü o canlı bir süre sonra ölür ama dört akılsızın (su,hava, tprak ve ateş) birleşiminden meydana gelen ceset yine yerindedir. Eğer onlarda(dört unsurda) böyle bir özellik olsaydı o canlı sonsuza dek yaşardı. Çünkü Milyonlarca kör adamı bir araya getirsen asla onlardan gören bir göz olamaz.” der.
Başgözü şaşkın ve meraklı der ki;
“O halde bu körleri ölüleri dirilten kimdir?”
Akıl gözü derki;
“Elbette onları dirilten gören ve işitir yapan bu vasıflara sahip bir irade ve kuvvet sahibi der.
İnsana bu vasıfları veren kuvvet sahibi varlık bir de onlara zamana zaman elçiler göndererek kendi varlığından insanları haberdar etmiştir.
**************
Şimdi biz burada ne yazarsak yazalım akılgözü kör ve sağırlara asla gerçeği gösteremeyiz, duyuramayız. Çünkü sağır ve körler ve kalpleri ölüler inkarlarını yaşadıkları sürece sürdüreceklerdir. Hakikatı duyamayacakları için bunları akılgözü sağlıklı olanlara atfen yazdık kör inkarcılara değil.

Vel-hamdülillahi Rabbil-âlemîn.

 

ATEİSTLERİN ÇOCUKLARIN İMANINI ÇALAN SORULARI VE CEVAPLARI: 
Soru 1: Allah neden bir kuluna rahatlık verirken diğerine eziyet çektiriyor. Rabbimiz neden eşit davranmıyor?
Soru 2: Kaderde öleceğimiz belli ise, sadaka nasıl ömrü uzatabilir?
Soru 3: Allah’ın ihtiyacı yokken neden bizi test ediyor?
Soru 4: Allah kibir sahibi mi ki, bütün insanların kendisine ibadet etmesini istiyor?
Soru 5: Cennete birini istiyorum oda başka birini istiyorsa ne olacak?
Soru 6: Biz putperestleri eleştiriyoruz. Ama Kabe’nin etrafında dönüyor, ona doğru secde ediyoruz.
Soru 7: Ya Hristiyan ya da ateistler haklıysa?

CEVAPLAR:
C 1:
Bu dünya imtihan salonudur. Her insanın imtihanı ayrıdır. Kimisi yoksullukla hastalıkla sınanır kimisi kuvvet ve zenginlikle sınanır. Kimisi mutlulukla kimisi sıkıntılarla sınanır. Sınavı kazanan sonsuz huzura erer bir daha asla sıkıntı çekmez. Mutlulukla sınanandan sıkıntıyla sınananın alacağı ödül aynı değildir çünkü İlahi adalet vardır.
C 2: Kader iki türlüdür. Muallakta olan kader şarta bağlıdır. Yani kul iyilik yaparsa dua ederse ömrü uzayacaktır. Öbür kader ise ne dua ile ne iyilikle değişmez o kesin eceldir.
C 3: Allahın kullarını test etmesi ihtiyacı olmasından değildir. Kulları kullara göstermek içindir yapılan test. Siz nasıl iyi ile kötüyü aynı bilmiyorsanız Allah da kötü kulunu iyi kulu gibi ödüllendirmeyecektir. Kulları test etmeden cennetlik ve cehennemlik kılsaydı cehennemlikler keşke bizi test etseydin biz iyilerden olurduk bahanesini yapmamak için Allah dünyada kullarını test etmektedir.
C 4: Kibir demek kişinin kendini beğenmesidir. Allah kendini beğenmesinde kim beğensin? Kendini beğenmek sadece Ona yakışır. Ondan başka herkes acizdir ölümlüdür ihtiyaç sahibidir ve herkes Ona muhtaçtır. İnsanların Ona ibadet etmesi ise onun insanların ibadetine ihtiyacı olmasından değil bilakis bizim Ona ibadet etmeye ihtiyacımız olmasındandır. İnsanlar niçin çalışırlar? Çünkü çalışmaya ihtiyaçları vardır. Çalışılınca karşılığı da vardır. İbadette öyledir.

C 5: Cennette birini istemekle olmaz onun da cenneti istemesi lazımdır. Cenneti istemekle iş bitmez cennetlik olmak için de şartları yerine getirmek gerek. Cennette herkes mutlu edilecektir kimse asla üzülmeyecektir. Dünya da çok istenilen şeylerin bazıları orada asla istenilmeyecektir. Çünkü onlara gerek kalmayacak onlardan daha iyisi daha güzeli verilecektir. Dünyada istediğini elde edemeyen cennetlik kimsede öyle birisini hiç istemeyecektir.

C 6: Putperestlik ile Kabe’nin etrafında dönmeyi aynı kabul etmek bilgisizliktir. Çünkü putperest secde ettiği puttan yardım ister Mümin ise Kabenin duvarlarından değil yardımı Allahtan ister ve Allah istediği için Kabenin çevresinde döner. Kabenin çevresinde dönmesi kulun kendi isteği değil Allahın isteğidir. Meleklerin Ademe secde etmeleri de Allahın emriydi o sebeple putperest olmadılar. Ama Allaha secde edip de Allahın emri gereği Ademe secde etmeyen İblis ise kafir oldu.

C 7: Hıristiyan ve ateistler haklı değiller. Çünkü ateistler yaratanı inkar ediyorlar. Hayvanlar gibi yiyip içiyor çiftleşiyorlar ama bunları bir yaratanın olduğunu hiç düşünmüyorlar. Doğa dedikleri akılsız bilgisiz kör sağır ve ölü atomların kendileri gibi akıllı bilinçli işiten gören bir varlığı yarattığına inanarak kendileri ile çelişiyorlar. Bilinçsiz kör ve sağırlar topluluğunun bilinçli işiten gören kimseleri yarattığına inanmak evlerin arabaların binaların malzemelerinin anlaşarak bina araba uçak olduğuna inanmak gibi bir aptallık ve ahmaklıktır.

Hıristiyanlarda haklı değil. Çünkü onlar da Kurana inanmadılar. Kuran Allahın kitabıdır Onlar Allaha şirk koştular. İnsan olan Hz İsa’ya Allahın oğlu diye iftira ettiler.

 

Kuran’da Bilimsel Hatalar Var İddiası Çürütüldü

 

Yazan: Bekir Abdullah

K Ü F Ü R   S Ö Z L E R  (Dinden Çıkaran Söz ve İşler) İçin TIKLAYINIZ:
Elfazı Küfür (Dinden Çıkaran Söz ve İşler) 

Loading

5.330 - 1
DİKKAT: Hakaret, küfür, tehdit içeren mesajlarla ilgili gerekli yasal işlemler yapılır. Tüm gönderilerde IP adresleri ve gönderim tarihi sistem tarafından kaydedilmektedir. Soru veya mesaj göndermeden önce nezaket kurallarına dikkat ediniz.

Aşağıdaki formu doldururken isim kısmında takma ad veya rumuz kullanabilirsiniz. İnternet sitesi kısmını boş bırakınız. Gerekli alanlar * ile işaretlenmiştir. Eposta adresiniz yayımlanmaz.

Bekir için bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir


“Ateizm Ve Ateistlerin Yanılgıları” üzerine 19 yorum.

  1. SORU: Erdem Şahin
    [email protected] xxxxxxxxxxxx
    “Bunu yazan cahili gösterin yüzüne tüküreyim.”
    CEVAP:
    Erdem Şahin isimli küfürcü! Madem ki atesitlerin yanılgısıyla ilgili yazıyı yazanın yüzüne tükürüyormuşsunuz
    o halde sizin tükürüğünüzü yüzünüze sıvar, sonra da ellerimi sıvı sabunla yıkarım ki mikrobunuz bulaşmasın diye.
    Bu günkü canlılar dünya da görülmeye başlaması 500 milyon yıl önceden başlar. 4-5 milyar değil. Dünyanın yaşı zaten 4.5 milyar yıldır. 3.5 milyar yıl önce iddiaları boştur. Kanıtlanamamıştır. O zaman ki dünya hiçbir şekilde yaşama elverişli değildi. 500 milyon yıl önce yaşamış canlıların fosilleri ile şimdiki canlıların şekli aynıdır. modern bilime göre evrim de bir safsata ve büyük bir yalandır.
    Bizi cahillikle itham etmişsiniz. Bil ki sizin yaşınız kadar kitap okuyan bir alimin talebeliğini yaptım. Sizin gibi iman yoksunu kimseleri 40 yıl okutacak bilgiye sahibim elhamdülillah.
    Siz ateistlerin ne kadar cahil ve akılsız olduğunu ve foyanızı ortaya çıkarıp sizi çıldırttığım için çok rahat ve huzurluyum. Huzursuzluğunuz ile debelenin!
    Diyorsun ki “Tanrı evreni yaratırken gözünle gördün mü?”
    Gözümle görsem de Allah’a olan inancım değişmezdi.
    Biz müminler baş gözüyle değil akıl gözüyle görmekteyiz. Baş gözü eşekte de vardır. Hatta onun gözü insanın gözünden daha mükemmel görür. Çünkü eşek ön tarafı görürken arka tarafını da görür.
    Siz inkarcıların da baş gözü var ama ne yazık ki akıl gözü kördür. Onun için siz bizim gördüklerimizi asla görmezsiniz.
    Baş gözü akıl gözüne derki;
    – “güneş tepsi gibidir.” Akıl gözü ise ona;
    – “Hayır güneş dünyadan çok büyük” der.
    İş ölçülür, hesaplanır ve akıl gözü haklı çıkar. İşte bunun gibi akıl gözü baş gözünün yanıldığını ortaya çıkarır.
    Siz ateistlerin akıl gözü kör olduğu için her şeyi baş gözünüzle görmek istiyorsunuz ama göremezsiniz. Neden? Çünkü baş gözü her şeyi görmeye uygun yaratılmamıştır. Mesela elektriği hissederiz ama asla göremeyiz. Peki onu ne zaman görebiliriz.?
    Ne zaman ki, negatif ve pozitif elektrik rezistans telinde bir araya gelirse o zaman ışık meydana çıkar. İşte o vakit elektriği görür ve biliriz.
    Tanrının evreni yaratığını göz göremez ama akıl gözü görür yani anlar…
    Nasıl dersen şöyle:
    Dört tane ölü(su, hava, ateş, toprak), sağır, akılsız ve kör bir araya geldiğinde gören, işiten, bilen ve duyan bir canlı ortaya çıkar. Baş gözü derki bunlar tesadüfen kendi kendine oldu der. Akıl gözü derki “bre ahmak, bu dört tane ahmaktan böyle canlı bir varlığın olması olanaksız. Çünkü o canlı bir süre sonra ölür ama dört ahmak yine yerindedir eğer onlarda böyle bir özellik olsaydı o canlı sonsuza dek yaşardı. Çünkü Milyonlarca kör adamı bir araya getirsen asla onlardan gören bir göz olamaz.” der.
    Baş gözü şaşkın ve meraklı der ki;
    “O halde bu körleri ölüleri dirilten kimdir?”
    Akıl gözü derki;
    “Elbette onları dirilten gören ve işiten yapan bu vasıflara sahip tek Tanrı Allah’tır der.
    İnsana bu vasıfları veren Allah bir de onlara zamana zaman Peygamberler göndererek kendi varlığından insanları haber dar etmiştir.
    **************
    Şimdi biz burada ne yazarsak yazalım sizin gibi akıl gözü kör ve sağırlara asla gerçeği gösteremez, duyuramayız. Çünkü sağır ve körsünüz ve kalpleriniz ölüdür. Bizi duyamayacağınız için bunları akıl gözü sağlıklı olanlara atfen yazdık sizin gibi kör dinsizlere yazmadık bilesiniz.
    Meğer ki senin de akıl gözün azıcık görüyorsa, kalbinde de azıcık hayat varsa hidayete erer iman edersin. Yoksa aklı kör, kalbi ölüler bizim muhatabımız olamaz.

    1. Hocam! Şu ateiste çok müthiş bir cevap yazmışsınız sanırım bu yazıdan başı dönmüştür. Kaleminize sağlık Hocam.

  2. Sadece kendinizi mi akıllı sanıyorsunuz. Ben kur’an i ve diğer tümkitaplarıokudum. İnsanları arapçaile kandiramazssiniz. Kur an da ki sürelerde birçokçelişki var. Bunu ön yargısız okuyunca görüyorsunuz. Bana hadis deme ben kitap a bakarım. İnanç konusunda sıkıntımyok. Sıkıntı çelişkiler

    1. Bay Yıldırım, “Sadece kendinizi mi akıllı sanıyorsunuz” diyerek aklınızca demagoji yapmaya çalışmışsınız. Birde “İnsanları arapça ile kandiramazsiniz” diyerek saçmalamışsınız.
      Biz kimseyi Arapça ile kandırmaya kalkmadık, öyle bir şey yapsaydık Arapça anlamayan sizin gibileri Türkçe kandırırdık.
      Saçma sapan eleştirilerinizden anladığım kadarıyla Kuran hakkında çok bilgisiz olduğunuzu ifade edebilirim…
      Biz yazımızda İslamın son ilahi din olduğunu dinsizlerin ise İslam hakkında düşünce özürlü olduğunu ifade ettik.
      Siz, “bana hadis deme” demişsiniz. Sıkılmanıza gerek yok zira biz hadisleri kafirlere demeyiz samimi Müslümanlara deriz.
      Bir de, “Kuran da ki surelerde bir çok çelişki var.” demişsiniz. Siz Kuranı anlayamazsınız çünkü Kuranı anlamak kafirlikte direnenlere haramdır.
      İmdi şunu iyi bil ki, Kuran da asla çelişki yok, çelişki farklı Kuran mealleri ile sizin gibi Kuran’a inanmamak için direnen karanlık beyinlilerdedir.
      Zira biz sizin gibi “Kuran bilimle çelişiyor ” diyenlerin sözlerinin içi boş olduğunu çürüklüğünü ortaya çıkardık ve kanıtladık ama sizden hiç biriniz bu güne dek yazımıza cevap veremedi.
      Eğer ön yargısız altta BELİRTTİĞİMİZ linkimizdeki yazıyı okursanız Allahın hidayeti ile inkarınıza pişman olur Müslüman olur sonsuz yaşamınız cehennem zindanları değil Cennet aydınlıkları olur.
      TIKLA ve LÜTFEN ÖN YARGISIZ OKU:
      https://islamdergisi.com/genel/kuranda-bilimsel-hatalar-var-iddiasi-curutuldu/

  3. Allah razi olsun kardeşim. Rabbime şükürler olsun ki idrakli ve bilinçli olmaya çalışıyorum. Kuran-i kerim ‘in bilim açısından ve diger her açıdan müthiş bir kitap olduğunu Allah a şükür biliyorum. Bahsettiğiniz ayetleri de biliyorum. Ve diğer bir cok ayeti de bilmekteyim. Ben daha cok bana olanin vesvese olduğunu düşünüyorum. Ama pes etmek yok. Rabbimin yolundan vazgecmek o kutlu yoldan vazgeçmek yok .Sizden de Allah razi olsun

  4. Selamun aleykum kıymetli kardeşlerim. Ben de Elhamdülillah dinimin gereklerini yerine getirmeye çalışan aciz bir insanım. Bazen youtube gibi sitelerde dini videolar izliyorum ve kalbim islama daha cok ısınıyor bunu hissediyorum . Ama bazi inançsız insanlar öyle yorumlar yaziyor ki “Kuran da dünyanın düz oldugu yaziyor” veya ” Kuran da evrenin genişlemesi yazmıyor, diyanetin çevirisi farklı ” gibi şeylerle benim de kalbime şüphe düşürüyorlar. Sonra kendimden korkuyorum “benim kalbimde küfür mü var?” gibi… Acaba bana olan şey vesvese midir ?

    1. Siyonist Amerikan uşağı vahabi suudi sözde alimi dünyanın yuvarlak olduğunu inkar etmiş. Nereye dayanarak inkar ettiğini bilmem ama İslam düşmanlarının talimatı ile bu iddiayı ortaya koyduğu ve Müslümanları cahil olarak tanıtma maksadında olduğundan şüphem yoktur.
      İşte onu yalanlayan ayetin meali:
      – “Allah geceyi gündüze dolar, gündüzü de geceye dolar.” (Zümer, 39/5)
      Düz tepsi gibi bir dünya dolanır mı ey akıl sahibi kardeşim biraz düşünsene!
      Bu ayet sana dünyanın yuvarlak olduğunu açıkça beyan ediyor anlamaya çalış.!
      ***
      – “Dağları görürsün de, donmuş sanırsın; oysa onlar bulutların sürüklenmesi gibi sürüklenirler. Her şeyi ‘sapasağlam ve yerli yerinde yapan’ Allah’ın sanatıdır, yapısıdır bu. Şüphesiz O, işlediklerinizden haberdardır.” (Neml, 27/88)
      Bu ayet de dağların yerinde durmadığını bulutlar gibi geçip gittiğini haber verir. Dünya yerinde sabit dursa dağlar nasıl bulutlar gibi gidecek?
      Bu ayetler ışığında bundan 1000 yıl önce büyük İslam alimi Biruni, Dünyanın çapını bugün ki verilere çok yakın olarak 15 metre farkla hesaplamış ve dünyanın yuvarlak olduğunu teoride kalmayıp isbatlamıştır.
      Bununla da kalmamış dünyanın eğik olduğunu, Niwton’dan 400 yıl önce isbat etmiştir.
      Evrenin genişlediğini belirten ayet mealen:
      – Biz göğü kudretimizle bina ettik. Hiç şüphesiz biz, onu genişletmekteyiz.. (Zariyat/47)
      Bu ayeti okuduktan sonra İslamı seçen Fransa Bilimler Akademisi eski Dekanı Profesör Marko Bukey, “le Biblö de Curan” adlı kitabını yazıp müslüman olduğunu ilan etmiştir.
      Biz neredeyiz ey Müslüman kardeşim.?!
      Bize gelen İlahi mesajdan ne kadar haberdarız?!

  5. Yılmaz Yavuz yorumuna yanıt olarak.
    Ey aklı karışık ateist.!
    Bilmek lazımdır ki, küfürleşmek cahillerin işidir ve Hz. isa’nın beyan ettiği gibi herkes cebindekini harcar. Yani senin örümcekli kafanda küfür, ahlaksızlık cehalet, yalan ve iftira var onu sarf ettin. Biz ise sana ilim ve edeple cevap veriyoruz.
    Bilesin ki küfür, karşı tarafa verecek olumlu sözü olmayanlara özgü bir tezahürattır. Küfür ile gerçekler, doğrular ortaya konulamaz.
    Size sözüm şudur:
    Tüm evreni var eden, bir zerre meniye şekiller verip ondan organlar yaratan, ona da deri giydirip ruh vererek insanı yaratan Allah, her türlü ayıp ve kusurlardan temizdir. O Allah’a sonsuz övgüler olsun.
    Bazılarının yaratıcı saydığı doğa, bir el arabasını bile yaratmaktan acizdir. Doğa denilen kör, sağır, duygusuz, şuursuz, taş kaya, su ve ateşin insan gibi son derece karmaşık yapıya sahip bir varlığı yaratması asla mümkün değildir.?!
    Daha önce Müslüman olduğunu belirtmişsin. Şimdi ise ateist olduğunu söylüyorsun. Sana göre doğru mu yaptın, yanlış mı yaptın bunu ancak ruhun bedeninden ayrıldığında göreceksin.!
    İslam’a göre yanlış yaptığını da o vakit öğreneceksin. Sonsuz cehennem azabına maruz kalacak, ölmek isteyeceksin ama ölümü de tadamayacak, korkunç acılar yaşayacaksın. Lakin o vakit sonsuz perişanlığına pişman olman hiç bir şeye yaramayacaktır.
    Bir eşek arabasının bile kendiliğinden yaratıldığı görülmediği şu alemde Selimiye Camii’nin veya bir otomobilin kendiliğinden yaratıldığına inanmak akli dengenin bozuk olması belirtisi değil de nedir.?
    Allah’ı göklerde aramak Allah hakkında yanlış ve eksik bilgiye sahip olanlara özgü bir anlayıştır.
    Allahu Tealayı kendimizde aramalıyız.
    Yani kendimizin, eli, ayağı, görmesi, işitmesi ve bilincinin yaratılışını kendimizden veya kendiliğinden değil de Allah’ın yaratması ile olduğunun bilincine varmalıyız.

  6. Ey aklı karışık ateist.!
    Bilmek lazımdır ki, küfürleşmek cahillerin işidir ve Hz. isa’nın beyan ettiği gibi herkes cebindekini harcar. Yani senin örümcekli kafanda küfür, ahlaksızlık cehalet, yalan ve iftira var onu sarf ettin. Biz ise sana ilim ve edeple cevap veriyoruz.
    Bilesin ki küfür, karşı tarafa verecek olumlu sözü olmayanlara özgü bir tezahürattır. Küfür ile gerçekler, doğrular ortaya konulamaz.
    Size sözüm şudur:
    Tüm evreni var eden, bir zerre meniye şekiller verip ondan organlar yaratan, ona da deri giydirip ruh vererek insanı yaratan Allah, her türlü ayıp ve kusurlardan temizdir. O Allah’a sonsuz övgüler olsun.
    Bazılarının yaratıcı saydığı doğa, bir el arabasını bile yaratmaktan acizdir. Doğa denilen kör, sağır, duygusuz, şuursuz, taş kaya, su ve ateşin insan gibi son derece karmaşık yapıya sahip bir varlığı yaratması asla mümkün değildir.?!
    Daha önce Müslüman olduğunu belirtmişsin. Şimdi ise ateist olduğunu söylüyorsun. Sana göre doğru mu yaptın, yanlış mı yaptın bunu ancak ruhun bedeninden ayrıldığında göreceksin.!
    İslam’a göre yanlış yaptığını da o vakit öğreneceksin. Sonsuz cehennem azabına maruz kalacak, ölmek isteyeceksin ama ölümü de tadamayacak, korkunç acılar yaşayacaksın. Lakin o vakit sonsuz perişanlığına pişman olman hiç bir şeye yaramayacaktır.
    Bir eşek arabasının bile kendiliğinden yaratıldığı görülmediği şu alemde Selimiye Camii’nin veya bir otomobilin kendiliğinden yaratıldığına inanmak akli dengenin bozuk olması belirtisi değil de nedir.?
    Allah’ı göklerde aramak Allah hakkında yanlış ve eksik bilgiye sahip olanlara özgü bir anlayıştır.
    Allahu Tealayı kendimizde aramalıyız.
    Yani kendimizin, eli, ayağı, görmesi, işitmesi ve bilincinin yaratılışını kendimizden veya kendiliğinden değil de Allah’ın yaratması ile olduğunun bilincine varmalıyız.

  7. Allah cc. İnkar edenlerin inkârlarına mühlet verecek kadar adil ve merhametlidir. Ya inanıp Rahman’ı tanıyacaksınız, yahut inkar edip Kahhar’ı

  8. EMİR İSİMLİ BİR dinsizin SORULARI:

    SORU: 15.06.2015 / 23:17 tarihinde gönderilmiş
    * müslümanlar islamı savunurken çok büyük bir hataya düşerler. hataları şudur ki islama ve kurana inanmayan bir insana kurandan ayetle örnek verirler. mantıksız ve çıkmaz bir eylem bu.
    * ikincisi ise yeri ve göğü yarattı sana nimet verdi nasıl inkar edersin? derler. bende onu diyorum o yaratmadı. yarattığına dair bir kanıt göstermek yerine düzenden vs. bahsedilir.
    * 13 yaşıma kadar dindar ailemin etkisiyle müslüman kaldım. şu an 18 yaşındayım ve ateistim. sonuna kadar böyle gidecek demiyorum bu bir din değil bir düşünce ve düşünceler değişebilir. yalnız eminim ki islam yanlış dindir ve aldatmacadır bunu kendi kendime dindar aileme rağmen öğrenebildim.

    C E V A P L A R :
    13 yaşına kadar Müslüman kaldığını yazmışsın. Şu anda 18 yaşında ateist olduğunu yazıyorsun.
    Keşke hep 13 yaşında kalsaydın da dinsiz olarak aklını yitirmeseydin.!
    Sen ki, seni bir erkeğin sperminden ve bir dişinin yumurtasından yaratmış, sana şekil vermiş, bilinç vermiş ve halen de senin atomlarını ve elektronlarını her an varlıkta tutup, seni her an yok olmaktan koruyan YARATICINI inkar ederek aptallık mı yapıyorsun..? Vah sana, vaaah!
    Gırtlağına kadar necisin içine düşmüşsün o iğrenç halini görmüyorsun da bir de kalkmışsın Müslümanlara yön ve akıl vermeye çalışıyorsun. Sana acıyorum…!
    Allah sana akıl ve hidayet versin zavallı akıl özürlü çocuk.
    Pek küçük yaşta ateist olmuşsun.
    Senin aklın ancak kağıt biti kadar. Kağıt biti de kağıdın üzerindeki yazıları yazanı göremeyecek kadar ufacık olduğundan o yazıların kendiliğinden yazıldığını sandığını rivayet ederler.. Sen de onun gibi kendi kendini kandırmaktasın..! O hayvan, hesaba da çekilmeyecek ama ya sen..? Senin ruhun bedenden ayrılır ayrılmaz cehennemden bir daha çıkmamak üzere ateşe yerleşeceksin.
    Akıllıların, akılsız ve eylemsiz nötron, elektron ve protonlar tarafından yaratıldığına inanmayacak kadar aklın gelişseydi şimdi cehennem adayı ATEİST olmazdın..!
    * Sen ki küçücük aklınla yeri göğü Allah’ın yaratmadığını söylersin ve delil istersin. Senin -hâşâ- Allah’tan başkasının yeri göğü yarattığına dair delilin nedir?
    Cevap veremedin değil mi? Hiç bir zamanda vermezsin. Çünkü gökler ve yerler öyle bir düzen içinde devam ediyor ki bunu biraz fark etseydin o küçücük hasta aklın uçup gider, Müslüman olurdun

    1. Maddenin sonsuz olmadigini, bunu bir hareket ettiren oldugunu yazsalardi yeterdi. Ateizmin buna cevabi yoktur. Bu yüzden hareket ettiren bir güc vardir denir. Halbuki, hareket ettiren güc, önce hareket edilecek cismi ya da maddeyi yaratmistir. Bu örnek yeterli sanirim senin icin. İsbat, aklî ve nakli delillerle olur. Burada nakil delilleri müslümanlar icin kullanilmis. Materyalizm, hicbir sey yokken ki durumu da akilla izah edemez. İslamda buna ” amâ ” denir ( Allah CC ‘ den baskasinin olmamasi ). Dersen ki; Allah Cc’ yi – hâşâ – kim yaratti o zaman, derim ki böyle bir durum sonsuz döngüyü -teselsül – getirir. Bu da batil ve imkansizdiz. Biraz mantik yeter.

  9. merhabalar, bundan 8-9 ay önce bazi kimselerden etkilenip deizm sempatisi duymaya basladim. yavas yavas ateizme dogru da kayiyordum ama oncesinde nizamli olmasa da namaz kilan elimden geldiğince ibadet eden bir kimseydim. son 1aydir ise allah nasip etti ya yeniden allah ve islamiyet inancina istegimle döndüm. aslında buna bir hacetimden dolayi allaha siginmam da sebep oldu. hergun esma zikrediyorum, cesitli dualari okuyorum tovbe ediyorum. daha fazla ne yapabilirim? allahin beni affetmesi ve beni sevmesi ve benim de daha fazla allah ve islamiyet inanciyla dolmam için?
    teşekkürler

    1. Merhabalar sayın Melin Hanım. Allahu Teala sizi razı olduğu kullarından kılsın ve kötü kimselerin kötülüklerinden korusun. Tekrar Allah’a dönmenizle ne kadar güzel bir iş yapmışsınız bunu anlatmaya bu satırların gücü kesinlikle kifayet etmez…
      Allahu Teala istek ve arzularınızı makbul kılsın.
      Bizim size tavsiyemiz, kısa ama öz ve çok faydalı. Allahu teala bir ayette “Ey iman edenler Allah’tan korkunuz ve doğru kimselerle birlikte olunuz” buyurmaktadır. Bu açıdan kesinlikle inancı bozuk kimselerden uzak durmalısınız. Çünkü bunlar manevi virüs taşırlar ve sizin temiz inancınızı her durumda bozabilirler. Allahu Teala “Ey iman edenler gönüllerin huzuru ancak Allah’ı(saygı ile ) çok anmakla mümkündür” buyurmaktadır. Bunun için beş vakit namazınızı kılmaya çalışınız ve namaz, abdest ve itikat bilgilerini ve Kur’an okumayı öğrenmeye çalışınız. Şu bilgileri öğrenmek için TIKLAYINIZ:
      http://www.islamdergisi.com/fikih/gusul-abdesti-ve-namaz-abdesti/
      http://www.islamdergisi.com/genel/ehl-i-sunnet-itikadi/
      http://www.islamdergisi.com/tasavvuf/tasavvuf-2/

      Aklınıza takılan her soruyu hiç çekinmeden bize yazabilirsiniz. Şimdilik bu kadar.

    2. Bekir Bey, çok teşekkür ederim. Linklerin hepsini okudum. Ta kestiremıyorum bana Allah sevgisi ve islamiyet-bilim minvalli kitap önerebilir misiniz? Kitabın başarılı bir alim tarafından, sağlam kaynak ve verilere dayalı yazılmış olması benim için oldukça onemlidir. Meslek hastalıgı mı demeli bilmiyorum doktora ogrencisiyim ve araştırma gorevlisiyim. Dolayısıyla kitabın bu ozellikleri taşıması benim için oldukça önemli. Ayrıca belirtmek isterim Kuar’anın Kokeni-Arif Tekin kitabını bir arkadasım hediye etmişti. Hiç duydunuz mu bilmiyorum ama beni şirk ve inkar yolunda oldukca etkileyen bir kitaptı. O kadar istiyorum ki o kitapta yazan inkarların her birine sağlam cevaplar verebilecek dini bilgiye sahip olmayı.
      Okumak araştırmak benim meslegım dolayısıyla inancımı saglam temellere oturtmayı da isterim (ki bir daha inkar yoluna asla girmeyeyim) Bana birkaç konusunda uzman kitap önerirseniz çok sevinirim.
      Hayırlı gunler,

    3. Melin Hanım. İnkar türü kitaplar akıl yolundan İlahi gerçeklere ulaşmak istedikleri için inanç yönünden başarıya ulaşamayıp inkar yolunu seçmektedirler. Din vahiy ve nakil ile bilinir akıl ile değil. Zira aklın yoksun kaldığı nice sırlar vardır. Kuran, İslam’ı inkar edenlerden değil, ona inananlardan öğrenildiğinde ancak onun hakikatine yaklaşılır. Zamanımızda sizin değinmek istediğiniz türden bir kitap olduğuna dair bir bilgim yoktur.
      Ancak aklınıza takılan bir sorun varsa Allah’ın izni ile ona verecek makul cevabımız her zaman mevcuttur.
      Allah sevgisi kitap okumakla elde edilemez. Kuran sünnet çerçevesinde Allah rızası için samimiyetle ibadet eden kimselere verilir.

  10. Siz zaten ateistsiniz. Sizi muhatabım görmüyorum.. Yalana gelince ateistlerin sitelerinde binlerce yalan ve iftiralar kuyruk atmaktadır. Ama siz onları göremezsiniz. Çünkü görmek için kafadaki bir çift göz yetmez. Basiret gözü lazım. O da siz de bulunmayan ve kendisine yabancı olduğunuz şeydir.

  11. Muhterem Muhsin beyefendiye sitemize yazmış olduğu zengin ve kıymetli yorumlarından dolayı teşekkür ederiz. Selamlar. İslam Dergisi

Bekir için bir yanıt yazın Yanıtı iptal et