Şeytanın Dua Eden Genç Abidi Aldatmaya Çalışması

Şeytanın vesvese ile kalplere şırıngaladığı aldatmaları çok sinsidir. Nas Suresinde, “(De ki) o sinsi şeytanın üflemelerinin şerrinden” (Nas/4)
“İnsanların kalplerine üfleyen o sinsi şeytanın (şerrinden insanların Rabbine sığınırım)” (Nas/5)

 Mevlânâ Celâleddin-i Rumî hazretleri bu hususta şöyle
bir hikaye nakleder:
Genç bir abid her gece kalkıp Allah’ı zikreder, O’na dua ederdi. Bir gün şeytan ona şöyle bir vesvese verdi:
– “Ey Allah’ı çok anan kişi, bütün gece Allah deyip çağırmana karşılık seni buyur eden var mı? Sana bir tek cevap bile gelmiyor, daha ne zamana kadar dua edeceksin?”
Adamın gönlü kırıldı, başını yere koydu ve uyudu. Rüyasında ona söyle denildi:
– “Kendine gel uyan! Niye duayı, zikri bıraktın ki? Neden usandın?”
Genç:
– “Buyur diye bir cevap gelmiyor ki ! Kapıdan kovulmaktan korkuyorum” dedi. Bunun üzerine gence denildi ki:
– “Senin Allah demen, Allah’ın buyur demesi
sayesindedir.”
– “Senin yalvarışın, O’nun senin ruhuna haber
uçurmasındandır.”
– “Senin çabaların, çareler araman, Allah’ın seni
kendine yaklaştırması, ayaklarındaki bağları
çözmesindendir.”
– “Senin korkun, sevgin, ümidin Allah’ın lütfunun
kemendidir.”
– “Senin her ‘Yarabbi’ demenin altında, Allah’ın
“buyur” demesi vardır. Gâfiller, cahiller, caniler, bu duadan uzaktır. Çünkü ‘Yarabbi’ demeye izin yok onlara. Ağızlarında da, dillerinde de kilit vardır. Zarara uğradığı zaman, ağlayıp, sızlamasın diye Allah ona dert, ağrı, sızı, gam, keder vermez. Bununla anla ki, Allah’a dua etmeni, O’nu çağırmanı sağlayan dert, dünya saltanatından çok ama çok daha iyidir.
Dertsiz dua soğuktur. Dertliyken yapılan dua
gönülden, taa derinlerden gelir ve kabul en yakın duadır…

Şeytanın herkese farklı yönlerden yaklaşarak bu ve bunun benzeri vesveseleri verip, maalesef bir çok kimseyi ibadetten soğutarak ümitsizliğe düşürüp hak yoldan çıkardığı görülmektedir.

Abdullah Bekir 01 Aralık 2024