Merhum Nasreddin Hoca’nın memleketi Akşehir’e üç tane papaz gelir ve ahaliye “Buranın en ileri gelen alimi kim ise bizim ona soracağımız sorular var” derler. Halk, papazları merhum Nasreddin Hocaya götürürler. Papazlardan birisi Hocayı sıkıştırmak maksadıyla şöyle bir soru sorar:
“Dünyanın ortası neresidir?” der. Hoca:
-” Benim eşeğin arka iki ayağının ortasıdır. der.
Papaz itiraz eder, Hoca:
-” İnanmıyorsanız ölçün” der.
Tabi ölçülmesi mümkün görülmediği için papaz kerhen kabul eder. Bu kez öbür papaz müdahil olur:
“Benim eşeğin kuyruğunda ne kadar kıl var?” der.
Hoca:
“Senin sakalındaki kıllar kadar.” der.
Papaz:
“Nereden biliyorsun?” deyince,
Hoca:
“İnanmıyorsan cımbızla bir senin sakalından bir benim eşeğin kuyruğundan kıl alalım.” der ve; “eğer denk gelmezse kabul etme.” der.
Cımbızla sakalının tek tek yolunacağını anlayan papaz, Hocanın cevabını makul bulmaktan başka çaresi kalmaz. Bu kez üçüncü papaz konuya girer:
-” Pekala bunları bildin o halde söyle bakalım. Gökyüzünde ne kadar yıldız var..? der.
Hoca hiç tereddüt etmeden cevap verir:
-” Senin eşeğin üzerindeki kıllar kadar.” der.
Papaz itiraz eder:
-” Bu nasıl olur? Gökyüzünde onca yıldız varken bu mümkün mü..?” der.
Hoca:
-” İnanmıyorsan akşamı bekleyelim ve her bir yıldıza karşılık senin eşekten bir kıl koparalım var mısın..?” der.
Tabi bunun mümkün olmayacağını bilen papazlar merhum Hocadan bir daha böyle saçma sorular sormanın anlamı olmadığını dersini anlayarak pes ederler.
Aleykümselam Salih kardeşim. Muhsin Hocaya Facebook’tan mesajla ulaşabilirsiniz . Zira onun telefonu bizde dahi yoktur. Faceden Muhsin İyiliksever olarak arayınız.