Midemiz Bize İlahi Bir Armağandır

Mide_anatomisi

Maksadımız sayın okurlarımıza mideyi anlatarak bir biyoloji dersi vermek değildir. Bilakis bedenimizle birlikte midemizi de bize armağan eden lütfu İlahiyi ve sanat-ı İlahiyi hatırlatmak ve bütün bu harika şeylerin akılsız hissiz kör ve sağır maddeyi oluşturan atomlardan olmadığını ortaya koymaktır amacımız.

Midelerimiz karın boşluğunda geniş bir yer tutar. Besinlerin sindirilmesi sırasında genişler ve daha sonra,
hacmi yine küçülür. Bu kadar esnek, hareket kolaylığı sağlayarak insanın günlük çalışmalarında midenin engel teşkil etmesini önler. Yine karın
boşluğu içine birçok organın rahatça yerleşmesini sağlar.

Midenin “hava
cebi” denilen yukarı kısımlarına yerleştirilmiş bir elektirikî uyarı merkezi (pacemaker) vardır. Buradan her 3-4 dakikada bir, mide duvarından aşağı
kısımlarına kadar yayılan bir dalgalanma oluşmaktadır. Bu
hareketler midenin boşalmasına yardım ettiği gibi içindekinin iyi sindirilmesini
de sağlar.

Mideye gıdaların girişi bir düzen dahilindedir. Mide,
yemek borusu ile o şekilde birleştirilmiştir ki gıdalar mideye; kuyuya taş düşer
gibi değil, mide duvarından kayarak inerler. Böyle olmasaydı, yuttuğumuz her
lokmanın sesini karnımızda duyacaktık. Gıdalar yine mideyi bir nizam dahilinde
terk ederler. Bu düzeni de mide kapısı (pilor) temin eder. Mide kapısı (pilor)
ameliyatla çıkarılarak yerine sunî pilor yapılan şahıslarda “dumping sendromu”
denilen bir hastalık görülür.

Midenin iç yüzünü mukoza adı verilen bir
tabaka kaplar. Mukoza içinde asit, pepsin ve mukus ifraz eden bezler yer alır.
Mukoza, sanki yeryüzündeki dağlar ve vadiler gibi kıvrımlar gösterir. Bu
kıvrımlarla az bir sahaya geniş bir mukozanın yerleştirilmiş olduğu görülür.
Böylece sindirimi sağlayan yukarıdaki saydığımız maddelerin, yeterli miktarda
salgılanması mümkün olur. Eğer bu kıvrımlar olmasaydı midenin iç yüzü küçülecek
ve sindirim bezlerinin sayısı azalacaktı. Böylece sindirimi sağlayacak kadar
salgı sağlanamayacaktı.

Mide asidi hidroklorik asit (HCL)dir. Yukarıda
bahsettiğimiz mukoza içinde yer alan bezler tarafından salgılanır. Birçok
araştırmalara rağmen bunun nasıl husule geldiği henüz kesin olarak
bilinmemektedir. Saf mide suyunda HCI yoğunluğu PH 1 kadardır. Kandaki hidrojen
iyonu, yoğunluğuna göre mide suyunda bir milyon kez fazladır. Bu, biyolojinin en
hayret verici olaylarından biridir.

Mukoza, her türlü besini eriten mide
salgısının, midenin kendisini eritmesine mani olur. Bu korunmada mukozanın özel
yapısının da etkili olduğu düşünülmektedir. Ancak bu özellik henüz
aydınlatılamamıştır.

Her organımızda olduğu gibi midede de sanat-ı İlâhînin akıllara durgunluk
verecek inceliklerini gözleriz. Görülüyor ki mide kaba bir torba değil, kimya ve
mühendislik hesaplarının en incesiyle kurulmuş bir sanat
eseridir. O halde Kur’an’da buyurulduğu gibi insan, Rabbimizin hangi ni’metlerini yalanlayabilir?

Loading

972 - 1
DİKKAT: Hakaret, küfür, tehdit içeren mesajlarla ilgili gerekli yasal işlemler yapılır. Tüm gönderilerde IP adresleri ve gönderim tarihi sistem tarafından kaydedilmektedir. Soru veya mesaj göndermeden önce nezaket kurallarına dikkat ediniz.

Aşağıdaki formu doldururken isim kısmında takma ad veya rumuz kullanabilirsiniz. İnternet sitesi kısmını boş bırakınız. Gerekli alanlar * ile işaretlenmiştir. Eposta adresiniz yayımlanmaz.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir


“Midemiz Bize İlahi Bir Armağandır” üzerine 2 yorum.

  1. Ben tüp mide ameliyatı oldum ve çok pişmanım pişmanlığım yüce rabbimin bana verdiği vucüdü beğenmeyip şekil vermek istemem bu bilince ameliyattan sonra vardım malesefki ver Allahın çok güzel nimetlerinden kendimi mahrum bırakmam yaşım 22 bir cahillik ettim sakın kimse yapmasın inşallah bu midem tez zamanda genişler allahım şifa verir inşallah

    1. Şişmanlıktan kurtulmak istemen bundan dolayı tüp-mide amaliyatı olman yanlış bir şey değildir. Çünkü obezite bir hastalıktır. peygamberimiz hastalıklarımızdan dolayı “tedavi olunuz” buyurmuştur. Veremediğiniz aşırı kilolarınızdan dolayı ameliyat olmanızı Allahın verdiği vücudu beğenmemek anlamında değerlendirmeniz de yanlıştır.

Bir yanıt yazın